top of page
yesil_yazilar_logo

En Çok Okunanlar

Unutma, Mutlu Bir Hayat Çok Az Şeye Bağlıdır

“Unutma, mutlu bir hayat çok az şeye bağlıdır.”  (Marcus Aurelius, Kendime Düşünceler)

Stoacılara göre, mutluluğa ulaşmak son derece kolaydır. 

Mutlu olmanın en etkin yolu, erdeme dayalı iyi ve sade bir hayat yaşamaktır. Mutluluk, iyi bir yaşamın yan ürününden başka bir şey değildir. 

Gerçek Stoacı, Doğa’nın bizden istediği “aklın rehberliğinde sade bir yaşam” sürer.

İnsanların çoğu iyi bir yaşam için birçok standart olduğuna inanır.

Bazıları, iyi bir yaşamın ancak müstakil, büyük bir evde oturmak ve büyük bir servete sahip olmakla mümkün olduğunu iddia eder. Bazıları, zengin bir eşe sahip olmadığımız veya her geceyi farklı bir eğlence mekanında geçirmediğimiz bir hayatın sıkıcı olduğunu savunur. 

İçinde yaşadığımız sistem ise yüksek mevki ve makamlara sahip olmadıkça veya şan ve şöhret edinmedikçe yaşamın anlamsız olduğuna inanmamızı ister. 

Listeyi uzatmak mümkündür. Ama toplumsal onay almış bu yargılar doğru değildir. Epiktetos da, bize doğru olmadığını söylüyor: 

“Çok mala sahip olan değil, az şeye ihtiyaç duyan zengindir” 

Yani ihtiyacınızdan ve arzuladıklarınızdan daha fazlasına sahipseniz zengin sayılırsınız.

Birçok mülke, son derece lüks bir hayata, bitmeyecek bollukta paraya sahip olan eğer daha fazlasını istiyor ve sahip olduklarıyla mutlu değilse fakirdir. 

Gerçek zenginlik, arzuların kontrolüyle ilgilidir. Seneca, ”Hiç kimsenin istediği her şeye sahip olma gücü yoktur, ama sahip olmadıklarını istememek ve sahip olduklarını neşeyle doğru kullanmak onların gücündedir." tespitinde bulunur. Amacımız zenginliği servette değil, kendimizde ve erdemlerimizde aramak olmalıdır. 

Yaşamımız ve bize empoze edilmeye çalışılan fikirler konusunda son derece dikkatli olmalıyız. 

Bizi aşırı tüketime yönelten ekonomik yapıyı düşünün. Tek yapılan bir sürü yapay ve sahte ihtiyaç yaratmaktır. Bu, ekonomik düzenin dönmesini ve bazılarının zenginleşmesini sağlar; ancak bunu gelir adaletsizliği ile aşırı üretim neticesinde doğanın tahribi pahasına yapar. 

En son telefon modeline ihtiyaç duymadığımız gibi, Ferrari’ye, uzun seyahatlere, pahalı elbiselere, şan ve şöhrete de ihtiyacımız yoktur.

Mutluluk basit bir yaşama ve sadeliğe dayanır.

Sahte bahaneler bulmak yerine “sade yaşama” odaklanmalıyız. Sadece bu yaklaşımı anlamamız ve radikal netliğini benimsememiz gerekiyor.

İşte size birkaç tavsiye…

Sade bir yaşamı simgeleyen basit bir ev ve diyojen imgesi
Mutluluğu yaratan iyi bir yaşam bilgelikten gelen sadelikte, özgür seçimle benimsenen basitlikte gizlidir.

Hayatınızı 5 Adımda Sadeleştirin

  1. İhtiyaçlarınızı Sadeleştirin 

Sadece gerekli olanı edinin. Büyük evler, her yıl yenilenen arabalar, pahalı kıyafetler çok da gerekli değil. Basit ve sade yaşam güçlü kişiliklere özgüdür. 

Yaşam tarzınızı basitleştirin, sahip olduklarınızı takdir edin. Servetinizin ve mallarınızın sadece sizin değil, toplumun da malı olduğunu kabul edin. Stoacıların yolu budur.

Yazar William Irvine'in dediği gibi ”Stoacı felsefe sade yaşamı gerektirir, ancak kefareti gerektirmez". Stoacı felsefe maddi zenginliğe düşman değildir. Bununla birlikte, onun düşünceli bir şekilde kullanılmasını; servetin ödünç alındığının ve her an geri alınabileceğinin akılda tutulmasını ister.

  1. Zihninizi Sadeleştirin

Stoacılar düşünsel süreçlere ve yalnızca kendi denetimlerinde olan şeylere odaklanarak zihinlerinin işleyişini basitleştirme ve sadeleştirmeye çalışırlar. 

Onlara göre, dış dünyadaki olaylar değil, bu olaylara yüklediğimiz anlamlar bizi mutsuzluğa sürükler. Bu yüzden başkalarının eylemlerine bağlı duyguları, gereksiz endişeleri, aşırı beklentileri filtreleyerek zihinsel faaliyetleri basitleştirmek ve zihni sadeleştirmek gereklidir.

  • İlk İzlenimi Test Etmek: Zihinde otomatik olarak oluşan her duygu ve düşüncenin peşinden gitmeden, onu dışarıdan gözlemleyip sorgulayın.

Düşünceleriniz ile gerçekler arasındaki ince çizginin farkında olmak sizi birçok  sıkıntıdan kurtarır.

  • Kontrolünüzdeki Şeylere Odaklanmak: Sizin sadece düşünceleriniz, yargılarınız, arzularınız ve kaçınmalarınız (korku, endişe ve kaygı gibi) üzerinde kontrolünüz vardır. Bunların dışında bütün şeyler (başkalarının davranışları, politikacıların tavırları, doğal afetler, hastalıklar gibi) sizin kontrolünüz dışındadır. 

Sadece kontrolünüzde olana odaklanmak daha kolaydır; sizi kaos ve karmaşadan kurtarır. Kendi eylemleriniz dışında hiçbir şeyin size bağlı olmadığını anlamak yaşamı basitleştirir.

  • Beklentileri Yönetmek: Geleceğe yönelik yüksek beklentilere girdiğinizde beklentinizin gerçekleşmemesi halinde hayal kırıklığı ve üzüntünüz büyük olur.

Bunun yerine her eyleme bütün sonuçlara razı olacak bir ruh hali ile (Amor fati) başlamak sizi üzüntü ve hüsrandan korur.

  1. Dostlarınızı Sadeleştirin

Dostluk menfaate değil, karşılıklı samimiyete ve güvene dayanmalıdır. Çıkar temelli dostluklar kurarsanız onlara en çok ihtiyacınız olduğunda yanınızda olmayacaklardır.

Stoacılar zararlı arkadaşlardan uzaklaşmayı, çevrenizde iyi karaktere sahip insanlar bulundurmayı önerir.

Birçok sıradan arkadaş edinmek yerine, birkaç gerçek dosta sahip olmak daha iyidir.

Yani enerjinizi birçok dostluktan ziyade az ve öz dostluklar geliştirmeye harcayın.

  1. Hedeflerinizi Sadeleştirin

Dışsal hedeflerden ziyade içsel hedefler seçmek başarısız olma ihtimalini ortadan kaldırır. Bu hedefler doğal olarak rekabetçi değil, gelişiminize katkıda bulunacak ve odaklanmanıza imkan verecek şekilde makul sayıda olmalıdır. Çok sayıda yada karmaşık hedefler dikkatinizi dağıtır. 

Bir satranç maçında sizden daha iyi oynayan biriyle karşılaşıyorsunuz. Rakibinizi yenmek gibi dışsal güçlere değil, elinizden gelenin en iyisini yaparak kendinizi geliştirmek gibi içsel güçlere dayalı hedefler olmalıdır. Böylece yenilseniz dahi iç huzurunuzu ve neşenizi koruyabilirsiniz.

Hedefleriniz süreç içinde odaklı davranmanızı sağlayacak şekilde basit ve sade olmalıdır. Hedeflerinizi noktası noktasına gerçekleştirmek için değil, sizi süreçte tutması için belirlemelisiniz. Ulaşmak istediğiniz hedefe ulaşamasanız bile süreç boyunca çok şey kazanırsınız.

  1. Sözlerinizi Sadeleştirin

Çok konuşan çok yanılır. Öz konuşun; mesajınızı sade bir anlatı içinde verin. 

Özellikle kendiniz hakkında çok konuşmamak size bir parça gizem de katabilir.

Çok fazla konuşmak yerine, başkalarını dinlemek sizi daha samimi, güvenilir ve güçlü kılar; ayrıca başkalarını gözlemleme fırsatı vererek doğru yargılara ulaşmanıza yardım eder.

Epiktetos, sadece gerektiği zaman konuşmamızı söyler ve uyarır: ”Her şeyden önce insanlar hakkında dedikodu yapmayın, onları övmeyin, suçlamayın veya karşılaştırmayın.”

Mutluluğun Antik Çağlardan Gelen Değişmez Sloganı: “Unutma, Mutlu Bir Hayat Çok Az Şeye Bağlıdır”

Yaşamı sadeleştirmek yaşamın dizginlerini elinize almanıza imkan verir. 

Stoacılar için sade yaşam, lüks ve aşırılıklardan uzak, ihtiyaç kadar olanla yetinmek demektir. Ama bu, kendini mahrum bırakıp, fakirlik içinde yaşamak, acı çekmek değildir.

Stoacılar için sade yaşam bir erdem ve bilinçli tercih meselesidir; bir zorunluluk ya da çilecilik değildir.

Taoizm'in ana kitabı olan Tao Te Ching'i yazan filozof Lao Tzu (MÖ 500), gerçek mutluluk yolunu şu dizelerle gösterir:

Gösterişsiz olun,

Sadeliği benimseyin,

Bencilliği azaltın,

Çok az arzunuz olsun.

Sonuç olarak sizi mutluluğa taşıyacak iyi bir yaşam bilgelikten gelen sadelikte, özgür seçimle benimsenen basitlikte gizlidir.

Büyük İmparator Marcus Aurelius’un sesi binlerce yıl öteden bize uzanır: “Unutma, mutlu bir hayat çok az şeye bağlıdır.”

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating

© 2024 Yeşil Yazılar - Tüm Hakları Saklıdır. İçerikler İzinsiz Kullanılamaz ve Çoğaltılamaz.

bottom of page