top of page
yesil_yazilar_logo

En Çok Okunanlar

Karadeniz'in Kokulu Misafiri: Kahverengi Kokarca Böceği

Güncelleme tarihi: 11 Şub

Kahverengi kokarca böceği resmi
2017 yılında Karadeniz'de görülmeye başlayan kahverengi kokarca böceği fındık başta olmak üzere yüzün üzerinde tarım ürününe zarar vermektedir.

Ahmet Çavuş, ailesinin geçimini sağladığı fındık üreticiliğinde büyük bir sorunla karşı karşıya: Bu sorun kahverengi kokarca böceği istilası.

Bu istilacı tür, fındığa büyük zarar vererek ürün kalitesini düşürüyor ve bu da çiftçilerin gelirlerini ciddi şekilde etkiliyor. Ahmet Çavuş'un hikayesi, bu zararlıyla mücadelenin zorluğunu gözler önüne seriyor.

Ahmet Çavuş, 2017 yılında bahçesinde ilk kez kokarcayla karşılaştı. "Önceleri birkaç tane gördük, önemsemedik. Ancak birkaç yıl içinde sayıları inanılmaz arttı ve fındıklarımızın içleri kararmaya, küflenmeye başladı" diyor. 

Bu böcekler, fındıkların öz suyunu emerek ürünün kalitesini düşürüyor ve randımanı azaltıyor. Ahmet Çavuş, ilk yıllarda kimyasal ilaçlarla mücadele etmeye çalıştı, ancak bu yöntem hem pahalı hem de çevreye zararlıydı.

Ahmet Çavuş, 2023 yılında doğaya salınan samuray arı projesine dahil oldu. Samuray arıları, kokarcaların yumurtalarını hedef alıyor.

Ahmet Çavuş, ilave tedbir olarak, bahçesine feromon tuzakları yerleştirdi. Bu tuzakların, kokarcaları çektiğini ve bir araya topladığını söylüyor. "Toplanan böcekleri imha ederek popülasyonu kontrol altına alıyoruz" diye ilave ediyor. 

Ayrıca, ilaçlama yaparak kimyasal mücadeleye de girişti. "İlaçlamayı bahar aylarında, kokarcalar aktif hale gelmeden yapmak çok önemli" diye ekliyor.

Ahmet Çavuş bu mücadelesinde yalnız değil. Karadeniz bölgesindeki bu kokulu istilacı, hem ekosistemi hem de Karadenizlilerin refahını tehdit ediyor. 

Bugünlerde Karadeniz’e giderseniz işyerlerinde, kahvehanelerde, evlerde kahverengi kokarca ile mücadele konusunun bir numaralı gündem olduğuna şahit olursunuz.

Kahverengi Kokarca Böceği resmi
Kahverengi Kokarca Böceği

Kahverengi Kokarca Böceği Nedir?

Kahverengi kokarca böceği Latince adıyla Halyomorpha halys, adını rengi ve kötü kokusundan alır. Asya ülkeleri Çin, Japonya, Kore, Myanmar, Tayvan ve Vietnam'a özgü bir pentatomid türüdür. 

Bu küçük, yuvarlak yapılı böcek, özellikle sıcak ve nemli ortamlarda hızla çoğalabilen zararlı türlerden biridir. Kendi doğal aralığında, yılda bir ila üç veya daha fazla nesil olarak ve yüksek sayılarda var olabilir.

Dişiler yaprakların alt taraflarına 20-30 yumurta kümeleri bırakır. Tek bir dişi yaşamı boyunca 400'den fazla yumurta üretebilir. Siyah-kırmızı yavrular 3-6 gün sonra ortaya çıkar. 3-5 gün sonra ilk tüy dökülene kadar yumurta kabukları ile kalırlar. Larvalar daha sonra konakçı bitkilerle beslenmeye başlamak için uzaklaşır.

Yetişkin kahverengi kokarca böceklerinin uzunluğu yaklaşık 15 mm.dir. Kalkan şekilli benekli gövdeleri ve antenleri olan bir böcek türüdür. 

Kahverengi Kokarca Böceğinin Karadeniz’i İstilası

Asya ile dünyanın diğer bölgeleri arasında insan ve kargonun artan hareketliliği kahverengi kokarca böceğinin dünyaya yayılmasını tetikleyen ana unsurdur. 

Bunun yanında kokarcanın yayılma hızındaki artış, iklim değişikliğiyle doğrudan ilişkilendirilmektedir. Sıcaklığın artışı, değişen yağış rejimleri, kış şartlarının yumuşaması kokarca böceği için bazı bölgeleri cazibe merkezi haline getirmiş ve yayılımını hızlandırmıştır.

Kokarca 1990’larda ABD’de farkedilmiş, 1988’de Avrupa’ya, müteakiben Soçi üzerinden Gürcistan’a ulaşmıştır. Türkiye’de ilk defa 2017 yılında Artvin’de görülmüştür.

Karadeniz bölgesinde yayılmasının temel nedenleri arasında iklim değişikliği, doğal yaşam alanlarının tahrip edilmesi ve yoğun tarım faaliyetleri bulunmaktadır. 

Böceğin üreme hızı ve adaptasyon yeteneği, istilanın kısa sürede geniş alanlara ulaşmasını sağlıyor. Özellikle, su kaynaklarına yakın bölgelerde böceğin popülasyonu hızla artmakta ve verdiği zararlar tarım arazilerinde gözle görülür şekilde kendini hissettirmektedir. 

Karadeniz Bölgesi, iklim değişikliği neticesinde artan sıcaklıklar, kış mevsiminin daha yumuşak geçmesi ve değişen yağış rejimi nedeniyle bu böcek türü için elverişli hale gelmiştir.

Kahverengi Kokarca Böceği Zararları

Kahverengi kokarca böceğinin başlıca zararları; mahsul kayıplarını artırması, verimi düşürmesi ve ekosistemin dengesini bozması olarak sayılabilir. 

Latince adıyla Halyomorpha halys'un, yumuşak ve sert çekirdekli meyveler, turunçgiller, asmalar, yaban mersini, tahıllar, soya, fındık, hurma, sebzeler ve kenevir dahil yüzden fazla bitkiye konakçı olduğu tespit edilmiştir. Hem gelişmekte olan hem de olgunlaşan meyve ve tohumlarla beslenir.

Beslenme hasarı meyvede kahverengi lekelere ve çukurlara neden olur. Mevsimin erken saatlerinde beslenmek meyvenin düşmesine neden olabilir. Erken hasar, meyve geliştikçe kedi yüzü (catfacing) denilen deformasyona da yol açabilir. Hasat öncesi hasar bazen depolanması sırasında ortaya çıkar.

Bitkilerin yapraklarına ve köklerine zarar vererek, hastalıkların yayılmasına sebep olan böcek, özellikle fındık gibi değerli ürünlerde de ciddi hasara yol açmaktadır. 

Karadeniz’in bazı bölgelerinde fındığın kokarcadan büyük zarar gördüğü, bu zararlının fındığın kalitesinde düşüşe neden olduğu bilinmektedir. Bu zararın 2025’de ve sonraki yıllarda artarak devam etmesi Ahmet Çavuş ve bölge insanın esas endişesini teşkil etmektedir. 

Kahverengi Kokarca Böceği Nasıl Yok Edilir?

Tarım Bakanlığı ve İl Tarım ve Orman Müdürlükleri, kahverengi kokarca böceği istilasıyla mücadele kapsamında çeşitli önlemleri uygulamaya koymuştur. Bu önlemler kimyasal, biyolojik, entegre mücadele yöntemlerini içermektedir. Başarılı ve başarısız yönleri ile bu uygulamaları ele alalım:

  1. Kimyasal Mücadele Yöntemleri

Kahverengi kokarca böceği ile mücadelede belirli bölgelerde kimyasal ilaç uygulamaları yapılmaktadır. Böceğin üreme döngüsünü kesmeye yönelik bu uygulamalar, kısa vadede kahverengi kokarca böceği popülasyonunun azalmasına katkı sağlamaktadır.

Kimyasal mücadele yaparken karşılaşılan en büyük risk, zararlının direnç kazanması ve ilaçların besin zinciri içinde yaratacağı sorunlardır. 

Bunlara ilave doğal dengenin bozulması nedeniyle daha önce zararlı olmayan bazı böcek türlerinin zararlı hale gelmesi de risklerden biridir. Birçok ülkede yoğun kimyasal mücadeleye rağmen önemli bir başarı sağlanamamıştır. 

Kimyasalların etkilerinin kısa sürmesi aynı yıl içinde çok sayıda ilaçlamayı gerektirmektedir. Bu durum zararlıyı baskılamak için başlangıç yıllarında tolere edilebilse dahi çevre ve insan sağlığı ve maliyet yönünden uzun vadede sürdürülebilir değildir.

  1. Biyolojik Mücadele Yöntemleri

Biyolojik mücadele zararlının doğal düşmanlarını (parazit ve böcekler gibi) kullanarak yapılan mücadele yöntemidir.  Av-avcı ilişkisine dayanır.

Biyolojik mücadelede çevre dostu bir çözüm olarak samuray arıları öne çıkmıştır. 2024 yılında 207 bin samuray arısının doğaya salınmasıyla başlayan mücadele, 2025 yılında 1 milyon samuray arısı hedefiyle devam ediyor.

Samuray arısına yeni biyolojik ajanlar eklenmesi için çalışmalar sürüyor. Örneğin; Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) laboratuvarlarında üretilen “mantar sporlarıyla”, Rize’de geliştirilen “organik çay sirkesiyle” kokarca böceğiyle mücadele edilmesi hedefleniyor.

Kokarca böceği hasarının önümüzdeki sekiz-on yıl boyunca devam edeceği, ne kadar çok sayıda faydalı böcek ve ajan üretilip salınırsa başarının o ölçekte artacağı açık.

Samuray arıcılığının Çin'de başarı oranı %70’in üzerinde. Türkiye'de samuray arıcılığının, biyolojik mücadelede kullanılması ve geliştirilmesinin hedeflenmesi başarılı olmak için gerekli görülüyor.

  1. Entegre Mücadele Yönetimi ve Diğer Tedbirler

Sorunun çözümü, iklim değişikliğine uyum stratejilerinin tarımsal üretime entegre edilmesiyle uzun vadede aranmalıdır. Bölgede iklim değişikliğine dayanıklı tarım teknikleri geliştirilmelidir. Aynı zamanda, erken uyarı sistemleri ve izleme mekanizmaları ile istilacı türlerin yayılımı önceden tespit edilip müdahale edilmelidir. 

Uzun vadeli entegre çözümler teknolojinin kullanımı ile güçlendirilmelidir. Bu biyoteknolojik ürünlerden biride kahverengi kokarca böceği feromon tuzağıdır. Buna benzer ürünlerin çeşitlendirilmesi mücadeleye son derece yardımcı olacaktır. 

  • Kahverengi Kokarca Böceği Feromon Tuzağı

Feromon tuzaklar, böceğin yoğun olarak görüldüğü alanlarda İl Tarım ve Orman Müdürlükleri tarafından temin edilerek dağıtılmaktadır. Bu kapsamda Ordu ilinde Ekim 2024’de 600 adet feromon tuzak kokarca böceği yoğunluğunu azaltmak amacı ile kullanılmaya başlandığı bildirilmiştir.

Feromon tuzak, dişi böceklerin salgıladığı feromonları taklit ederek erkek böceklerin tuzağa çekilmesini sağlar. Tuzaklar kimyasal ilaç kullanmadan böceklerle mücadele etmenin en çevreci yollarından biridir.

  • Halkın ve Çiftçilerin Bilinçlendirilmesine Yönelik Çalışmalar

Merkezi ve taşra teşkilatları, kokarca böceğine yönelik eğitim programları düzenlemekte, eğitici materyeller dağıtmaktadır. Ancak bu bilinçlendirme çalışmalarının ne kadar başarılı olduğu tartışmalıdır.

Bu mücadele yöntemlerine rağmen; birçok bölgede alınan önlemler, böceğin üreme hızına yetişememektedir. Ayrıca, kurumlar arasında koordinasyon eksikliği mücadelede alınan önlemlerin etkisini azaltmaktadır. Bu durum, sadece kokarca böceği zararları ile sınırlı kalmayıp, çevre ve tarım politikalarında da ciddi aksaklıklara neden olmaktadır. Devlet kurumlarının daha etkili ve bilimsel temelli stratejiler geliştirmesi gerekmektedir.

Ahmet Çavuş ve arkadaşları bu davetsiz misafire karşı mücadeleye gönüllü olarak katılmasına rağmen alınan önlemlerin yeterli olmadığını ve önümüzdeki yılların da zorlu geçeceğini görmektedirler.

Mücadelede Geleceğe Bakış

Böceğinin zararlarını minimize etmek ve yayılmasını önlemek için uzun vadeli ve sürdürülebilir stratejiler geliştirilmelidir. 

İlk adım olarak, bölgedeki tarım alanlarında ve doğal yaşam alanlarında düzenli denetimler yapılmalı, kahverengi kokarca böceği zararları konusunda farkındalık artırılmalıdır. 

Ayrıca, devlet kurumları, kokarca böceği tuzağı yöntemlerini geliştirirken, bilim insanları ve ekoloji uzmanlarıyla işbirliği yapmalıdır. 

Mücadelede ortaya çıkan zararlar ve çevreye etkilerine ilişkin verileri toplayıp işleyecek yapay zeka ile donatılmış sistemler büyük faydalar sağlayabilir. Bu veriler konu üzerine çalışma yapan üniversiteler ve tarım teknoloji şirketleri ile paylaşılmalıdır.

Entegre mücadele stratejileri ve çevre dostu yöntemlerin kullanılması, kokarcanın fındığa ve diğer tarım ürünlerine etkisini minimize edecektir. 

Sonuç olarak, Karadeniz bölgesinde ortaya çıkan bu musibet, hem sağlık hem de çevre açısından ciddi riskler taşımaktadır. Kamuoyunun bilinçlendirilmesi, devlet kurumlarının hatalı uygulamalarını gözden geçirmesi ve bilimsel temelli yöntemlerle mücadele edilmesi gerekmektedir. 

Kokarca böceğinin fındığa verdiği zararlar, istilanın bölgedeki etkilerini gözler önüne sererken, biyoteknik araçların, yani kokarca böceği feromon tuzağı gibi yöntemlerin geliştirilmesi, bu istilayla mücadelede umut vaat etmektedir. 

Gelecekte alınacak doğru tedbirlerle, hem tarımın hem de doğal ekosistemin korunması mümkün olacaktır.

2025 fındık sezonunu bekleyen Ahmet Çavuş, zorluğunu ve eksikliklerini görmesine rağmen mücadelesine devam ediyor, umutla bahçesinin yeşillenmesini bekliyor.

20 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments

Rated 0 out of 5 stars.
No ratings yet

Add a rating

© 2024 Yeşil Yazılar - Tüm Hakları Saklıdır. İçerikler İzinsiz Kullanılamaz ve Çoğaltılamaz.

bottom of page